Güney Kafkasya Doğalgaz Boru Hattı Projesi
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Kısa adı SCP.
Güney Kafkasya Doğal Gaz Boru Hattı (SCP) Projesi
Şah Denizi sahasından üretilecek doğalgazın Türkiye-Gürcistan sınırına getirilmesi için tasarlanmıştır. Bunun için SCPC şirketi kurulmuştur ve bu şirkette TPAO da % 9 payla hissedardır. Projenin en büyük ortakları % 25.5’er hisse ile BP ve Norveç şirketi StatOil’edir. Şirketin inşaatı ve işletmesini gerçekleştirmesi planlanmıştır. Projeye göre doğalgaz hattı da BTC koridorunu kullanacaktır. Bu sayede SCP birçok ekstra masraftan da kurtulmuş olacaktır. Yaklaşık 696 km uzunluğundaki proje 42’ borular öngörmektedir. Borular ile yıllık 8.1 milyar m3 gazın AGSC-BOTAŞ arasındaki SPA şartlarına uygun olarak Türkiye sınırına taşınması beklenmektedir. İlave kompresör istasyonları sayesinde kapasite 22 milyar m3’e kadar çıkabilecektir. Projenin detay mühendislik çalışmaları 2003 yılında yapılmıştır. Proje maliyeti olarak 1 milyar dolar hesaplanmıştır.
SOCAR’ın verdiği bilgilere göre Aralık 2005 itibariyle SCP’nin Azerbaycan ayağında 442 km’lik inşaat tamamlanmıştır. Aynı kaynağa göre Türkiye ayağında boru hatlarının % 90’ı, Gürcistan’da ise % 81’i tamamlanmıştır. SOCAR’a göre açılış 2006’da yapılacaktır.
Gürcistan sınırına gelecek olan gaz hattı Erzurum’a bağlanarak Türkiye doğalgaz şebekesine ulaşmış olacaktır. Bu alandaki inşaat sorumluluğu BOTAŞ’a aittir. Türkiye Enerji Bakanlığı kaynaklarına göre ilk gaz teslimi Ekim 2006’da gerçekleşecektir.
Tıpkı BTC gibi SCP de son derece stratejik bir yatırımdır. Bu sayede BTC’de olduğu gibi üç bölgesel ülke ve yatırımcı şirketlerin ülkeleri arasındaki ilişkiler iyileşmektedir. Azerbaycan başta olmak üzere tüm katılımcı ülke ekonomilerine destek veren SCP, aynı zamanda bölgesel entegrasyona da imkân sağlamaktadır. Hattın geçtiği bölgelerde uluslar arası yatırımlar artacaktır. 3 ülke arasındaki karşılıklı ticari ilişkilerde de gelişme beklenmektedir. Türkiye açısından bakıldığında ise Hazar Bölgesi’ne adeta ikinci bir bağ atılmış olacaktır. Bu boru hatlarını demir yolları, kara ve hava yolları izleyecek, ekonomik ilişkiler hatlar ile güçlenecektir. Hem Türkiye’nin, hem de Hazar Havzası’nın gaz konusunda Rusya’ya olan bağımlılığında bir nebze olsun hafifleyecektir. Türkiye tüketici olarak yeni kaynaklara kavuşacak, Hazar ülkeleri de çıkış kapısı olarak yeni bir alternatife kavuşacaklardır. Türkmenistan ve Kazakistan’ın da hatta bağlanması SCP ve Türkiye’nin önemini bir kez daha arttıracaktır. Doğu-Batı Enerji Koridoru’nun oluşturulması daha da kolaylaşacak ve Avrupa pazarlarına Kafkasya, Orta Asya ve Ortadoğu enerjilerinin Türkiye üzerinden ulaşımı daha kolay bir hale gelecektir (Kaynak: USAK Stratejik Gündem, Mart 2006).