27 Mayıs İhtilali
Vikipedi, özgür ansiklopedi
27 Mayıs İhtilali
![]() |
Aktivizm ile ilgili bu madde bir taslaktır. İçeriğini geliştirerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. |
Adnan Menderes iktidarının uygulamalarına önce üniversiteler ve öğrencilerden sonra halkın çeşitli kesimlerinden tepkiler gelmeye başlamıştı. bu uygulamalar antidemokretik bulunmaktaydı. basına uygulanan sansür ve halkı ikiye bölen "vatan cephesi" uygulaması büyük tepki çekmekteydi.bütün bu tepkiler üzerine 27 Mayıs 1960’ta asker idareye el koydu.
Öncelikle belirtmek gerekir ki albay ve daha alt rütbeli subaylar tarafından gerçekleştirilen darbe, bu haliyle ordu hiyerarşisine aykırı bir şekilde gerçekleşmiştir. 27 Mayıs 1960’tan, seçimlerin yapılarak normal yaşama geçildiği 15 Ekim 1961 yılına kadar geçen süre, askerin MBK eliyle iktidarda olduğu De Facto dönemdir. Bu dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin anayasal bütün hak ve yetkileri artık, başlarda kimlerden kurulu olduğu gizli tutulan 38 subaydan kurulu Milli Birlik Komitesi’nin (MBK) eline geçmiştir. MBK ülkeyi ilk zamanlar yayımladıkları tebliğlerle idare etmişlerdi.
MBK’nın ilk bildirisi sokağa çıkma yasağı ilanı ve vatandaşları ona uymaya davettir. 3 numaralı Tebliğ ile her türlü siyasi parti neşriyat ve faaliyetleri, gösteri yürüyüşleri ve her türlü toplantı yasaklanmıştır. MBK faaliyetlerinin aksamaması için telsiz ve telefon görüşmelerini kısıtlayan 4 ve 5 numaralı Tebliğlerden sonra, ordunun görevini açıklayan 6 numaralı Tebliğ yayımlanmıştır. 6 numaralı Tebliğin ilk fıkrasında, “Türk Ordusu bir kere daha tarihi bir vazife karşısında bulunuyor. Bu vazife; dâhilde memleketi buhran ve felakete sürüklemek isteyen hırslı politikacıların elinden kurtarmaktır.” demektedir. Aynı şekilde 13 ve 32 numaralı Tebliğlerde bu darbenin yapılış gerekçeleri şöyle yer bulmuştur: “Biz vatandaşları birbirine düşürecek bir kardeş kavgasını önlemek için bu işe giriştik”. “Milli İnkılap, hiçbir şahsın, hiçbir zümrenin lehine yapılmış bir hareket değildir. Muhterem halkımızın, köylü ve işçilerimizin demokrasiye kavuşması, hak ve hürriyetinin teminatı, iktisadi kalkınması, ana prensibimizdir. Vatandaşların hususi işlerinde ve her türlü çalışma yerlerinde, kardeşlik duyguları ve huzur içinde bulunmaları esastır.”
Ancak şunuda belirtmek gerekirki son yapılan birkaç araştırmanın iddiasına göre, Menderes, iktidarının son günlerinde uyguladığı ameriken politikalrının ülke sanayisini çökerttiğini görmüş ve bunu önlemek için rusyayla yakınlaşmıştı. bu aamaçla Rusya'ya üst düzey ziyeretler yapılmaktaydı ve ülkedeki sanayinin gelişmesi için Rusyayla yatırım andlaşmaları imzalanma hazırlığı yapılmaktaydı. bu, Menderesin sonunu hazırlayacaktı.