Kullanıcı:Silenzio

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Amasya Seyahatnamesi

1. İlk İzlenim ve Külliye…

Çorum’a yaklaşık üç saat uzaklıkta bulunan Amasya üç tarafı da dağlarla çevrili bir tarihî şehir. Biz uzun yolları aşıp Amasya’ya vardığımızda Tarihi Şehirler Buluşması adlı toplantıya ev sahipliği yapacağını da öğrenmiş oluyoruz.

Önce kahvaltı yapacağız. Yol boyunca uygun bir yer aramamıza rağmen öyle bir yer bulamıyoruz. Sonunda Amasya’da kahvaltı yapmaya karar veriyoruz. İyi ki bu kararı vermişiz. Amasya’ya girdikten sonra yaklaşık olarak on kilometre içeride kalan Pirler Parkı’na çıkıyoruz kahvaltı için. Yokuş çıkıyoruz; çünkü park yukarıda…

Park ağaçların içerisinde. Sabah kahvaltısını böyle ferah bir yerde yapmak insanın iştahını açıyor. Herkes getirilen malzemelerle kahvaltı yapıyor. Kahvaltıda ne yok ki:

Poğaça, su böreği, sigara böreği, yufka, haşlanmış yumurta, kaşar peyniri, beyaz peynir ve süt. 

Sıkı bir kahvaltının ardından öğrencilerimiz keşif gezisine çıkıyor dört bir koldan bu şehzadeler şehrini…

Kahvaltı yaptığımız yerin arka tarafında ağzını açmış bir balık oyması ( taş ) var. Öğrencilerimizle burada fotoğraf çektirmeden olamaz değil mi? Ve deklanşöre basılıyor…

İlk turumuzu parkın içinden geçilerek gidilen ve hemen karşımızda bulduğumuz Şeyh Sücaeddin Türbesine yapıyoruz. Türbe aynı zamanda cami olarak kullanılıyor. Türbenin kapısı kilitli olduğu için giremiyoruz içeriye. Dışarıda kemal-i sükûnet ile dua edip türbenin tam karşısındaki yoldan aşağı inmeye başlıyoruz. Bu aynı zamanda parkın çıkış noktalarından birisi. Parkın türbe tarafından çıkış yolunun tam karşısında başka bir türbe karşılıyor sizi. Aslında burası daha sonra türbeye çevrilmiş. Burası; 1413 yılında, Osmanlı emirlerinden Yakup Paşa tarafından yaptırılan bir külliye…

Külliye; bugünkü anlamdaki kültür merkezi yani. Külliye cami, tekke, çilehane ve türbeden oluşuyor. Bu yapının şimdiki ismi Yakup Paşa Çilehane Camii. Külliye eşsiz Osmanlı mimarisinin bir örneğidir. Bilmeyenler için çilehanenin ne olduğunu açıklayalım… Tekkelerde nefsi yani benliği arındırmak için ( tezkiye ) kırk gün kırk gece sürekli ibadet etme ve Allah’ı anma ( zikretme ) işi… Çile, Çilehane adı verilen küçük odacıklarda yapılır. Bu odalar bir kişinin kalabileceği şekilde düzenlenmiştir. Çilehane, bir şömine, duvarlara oyulmuş gömme kitap ya da malzeme raflarında ibaret. Hücrelerin küçük pencereleri var. İşte dervişlerin benlik duygusundan sıyrılmak için kırk gününü geçirdiği odalar bunlar…

Buradan ayrılıyoruz. Sanırım ecdadımızın üç kıtada 25 milyon kilometre kare alanda kurdukları bu barış ve esenlik ülkesini yönetmelerinin sırrı bu odalarda saklı, diyorum İngilizce öğretmenimiz Zafer Beye…



2. Bayezid Camii’nde Huzur…

İkinci durağımız 2. Bayezid Camii… Cami, adından da anlaşıldığı gibi Bayezid-i Veli tarafından yaptırılmış. Bayezid camiyi yaptırdığı zaman daha padişah olmamış, dönemin Amasya Valisi. Amasya’nın en büyük camisi burası. Aynı zamanda merkez camisi.

Caminin dikkat çeken özelliklerinden birisi kapısı. Kapı keçe ya da ona benzer bir şeyden mamul bir askı tarzında. Sağ veya sol yanlardan tutup kaldırdığınız keçenin altından içeriye giriyoruz. İçeride loş bir aydınlık var.