Oktay Akbal

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Türk Gazeteci, yazar.


Konu başlıkları

[değiştir] Yaşamı

20 Nisan 1923 tarihinde İstanbul'da doğdu. Avukat Salih Şehabettin Bey'in oğlu, ilk gerçekçi romancılarımızdan Ebubekir Hâzım Tepeyran'ın ana tarafından torunudur.

Kumkapı'daki Saint Benoit Fransiz lisesinde basladığı ortaöğrenimini İstiklal Lisesi'nde bitirdi (1942). Bir süre İstanbul Hukuk (1944) ve Edebiyat (1946) fakültelerine devam etti, ancak yüksek öğrenimini yarıda bırakarak kendini yazarlığa verdi. Servet-i Fünun - Uyanış dergisinde sekreterlik (1943-1944), Milli Eğitim Bakanlığı Tercüme Bürosu'nda memurluk (1947-1951). Ama yaşamını asıl anlamda gazetecilik yaparak kazanmıştır.

1939-1940 yıllarında Yeni Sabah ve İkdam gazetelerinde çevirileri ve öyküleri yayımlanmıştır. Vakit gazetesinde eleştiriler ve tanıtma yazıları yazmıştır (1944-1946). Büyük Doğu dergisinde her hafta "Dünya Fikir Sanat Hareketleri" sütununu yazmış, 1951-1956 arasında Vatan gazetesinde, düzeltmen, sekreter ve yazı işleri müdürü olarak çalışmıştır. 1956'da köşe yazarlığına başlamıştır. 1985 yılından itibaren Hürriyet için köşe yazarlığı yapan Akbal daha sonra Milliyet gazetesinde çalışmıştır. Oktay Akbal halen Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığına devam etmektedir.

Öykü yazmaya ilkokul yıllarında başladı. Çeşitli çocuk dergilerinde öyküleri yayımlandı. 1939’da, henüz lise öğrencisiyken yazdığı bir öykünün İkdam gazetesinde yayımlanmasıyla edebiyat dünyasına girdi. İkdam ve Yeni Sabah gazetelerinde hemen her gün bir öyküsü; Bin Bir Roman, Çocuk Haftası, Yıldız gibi gazete ve dergilerde yazıları, öyküleri ve çevirileri yayımlandı. Akbal'ın asıl anlamda öyküye yönelmesi Sait Faik'in Semaver adlı kitabını okumasından sonra başlamıştır.

Servet-i Fünun- Uyanış dergisinde çalıştığı sıralarda başlayan eski yeni tartışmalarının ve yeni edebiyatın içinde yer alan Akbal'ın sanatında böylece asıl edebiyatçı dönemi açılmıştır. Kendi yaşam deneyimlerinden, çocukluk anılarından yola çıkan, küçük kent insanını da gözardı etmeyen duygulu öyküler yazmaya başlamıştır. Bunlar toplumsal olaylarla ilgili gözlemlere değil, anılara ya da düşlere dayalı, içe dönük hikayelerdir. Akbal hikayeleri, Behçet Necatigil'in deyişiyle "Konulu hikayeler değil de, belli konular çevresinde oluşan anılar toplamıdır." Yazın çevrelerinde geniş ve olumlu yankı yapan ilk kitabını 1946'da çıkarmıştır : Önce Ekmekler Bozuldu. Onu Aşksız İnsanlar (1949) izlemiştir.

Garipler Sokağı ve Bizans Definesi adlı kitapları Rusçaya, Dondurmalı Sinema Sırpça’ya çevrildi. Suçumuz İnsan Olmak adlı kitabı Erdoğan Tokatlı yönetiminde filme çekildi (1986).

[değiştir] Ödülleri

  • 1950 Türk Dil Kurumu Roman Ödülü, Garipler Sokağı romanı ile
  • 1958 Türk Dil Kurumu Roman Ödülü, Suçumuz Insan Olmak romanı ile
  • 1959 Sait Faik Hikaye Armağanı, Berber Aynasi adlı hikaye kitabı ile
  • 1993 Sedat Simavi Ödülü, Senin Adın Aşk ile
  • 2000 Orhan Kemal Roman Armağanı, Bütün romanları ile


[değiştir] Yapıtları

[değiştir] Öykü

Önce Ekmekler Bozuldu (1946), Aşksız İnsanlar (1949), Bizans Definesi (1953), Bulutun Rengi (1954), İkisi (1955), Berber Aynası (1958), Yalnızlık Bana Yasak (1967), Tarzan Öldü (1969), İstinye Suları (1973), İkyaz Devrimi (1977), Karşı Kıyılar (1973), İki Çocuk (1979), Hey Vapurlar Trenler (1981), Düş Ekmeği (1983) Lunapark (1983), Ey Gece Kapını Üstüme Kapat (1988), Hücrede Carmen (1957)

[değiştir] Roman

Garipler Sokağı (1950), Suçumuz İnsan Olmak (1957), İnsan Bir Ormandır (1975), Düş Ekmeği (1983), Yeşil Ev (1990), Batık Gemi (1997)

[değiştir] Günce

Günlerden 1 (1968), Anılarda Görmek (1972), Yeryüzü Korkusu (1974), Yüzyıldır Umutsuzluk (1991)

[değiştir] Deneme

Konumuz Edebiyat (1967), Dost Kitapları (1977), Yaşasın Edebiyat (1977), Temmuz Serçesi (1978), Önce Şiir Vardı (1982), Geçmişin İçinden (1985), Birde Simit Ağacı Olsaydı (1990), Susmak mı Konuşmak mı? (1987)

[değiştir] Köşe Yazıları

Yazmak Yaşamak (1972), Ölümsüz Oyun (1974), Atatürk Yaşadı mı? (1975), Zaman Sensin (1977) vb.

[değiştir] Gezi

Hiroşima'lar Olmasın (1976)

[değiştir] İncelemeler

Çağdaş Dünya Edebiyatçıları Sözlüğü (1967).

Akbal'ın ayrıca birçok roman, inceleme ve araştırma çevirisi bulunmaktadır.

[değiştir] Alıntılar

"Garipler Sokaği" romanı şöyle başlar:

"Garipler, iki mezarlığı birbirine bağlayan bir köprü gibidir. Mezar taşları ile başlar, öyle biter. Bu sokak, dertlerini bir kaşık suda boğmasını bilen insanlarındır. Yirmi dört saat saniyesi saniyesine yaşanır. Sokağın insanları her akşam üstü arnavut kaldırımlarını terkedip ilk mezar taşı ile karşılaşınca kendilerini bambaşka bir dünyanın insanıymış gibi değişik bulurlar.

Sabah önce buraya gelir, ilk fabrika düdükleri çınlarken pencerelerde iğreti duran beyaz çarşaftan perdeler, tutturuldukları toplu iğneden kurtulup yana düşünce, odalar bir tiyatro sahnesini andırır. Yer minderlerinde telâşla kahvaltılarını atıştıranlar, bir fincan suda ve cep aynası karşısında haftalık sakallarını traş edenler, dar leğenlerde suratlarını yıkayanlar, uzun donlarının üzerine pantolonlarını çekip sokak kapısının yolunu tutanlar... Şehir en tatlı uykusundadır. Gariplerse çoktan dirilmiştir, her evde, her odada bir canlılık başlamıştır. Merdivenlerden gürültüler, odalardan bağrışmalar gelir. Evlerin kapıları insanların ardından kapanır. işçiler, okula veya usta yanına giden çocuklar, tek tük memurlar, işlerinin başına koşan insanlar, telâşlarının izlerini sokağın kaybolmayan çamuru üzerinde bırakıp geçerler. Birkaç atlı araba arkalarından evleri yerinden sarsarak atılır.

iş güç sahipleri gittikten sonra güneş belirir. Evlerin açık pencerelerinden dolar, en gizli yerlere, vücut sıcaklığını taşıyan yataklara, uyuklayan yumurcaklara kadar uzanır."